Bu üründen 48 adet satılmıştır.

Mektup Yazmadan Kitap Yazılır mı ? // SAYI: 61 (Mart 2015)

Dergi: İnsan ve Hayat Fiyat: 5,00 TL

Yazı ve yazarlığa meraklı olanlar için yine dolu dolu bir sayı. “Mektup Yazmadan Kitap Yazılır mı?”, “Yazının Tarihi”, “Elsiz Ayaksız Hattat Mehmet Efendi”, “Talebesinin Kaleminden Hamid Aytaç”, “Hem Anne Hem Hattat”, “Anadolu’nun Kültür Hafızası ve Yazı”…

Yazı ve yazarlık hakkında birbirinden değerli çalışmalar, okuyanlarını yazmaya cesaretlendireceklerdir. Ancak cesaretlenen yazar adayları, iki hususta tereddüt edebilirler. Yazıda duruşum nasıl olmalı, okuyucuya meramımı etkili bir dille nasıl anlatabilirim?

Yazar adayı bu iki hususta tereddüt etmede haklı. Çünkü günümüz okurları çok nazlı ve bazıları da hileli. Nazlı okurlara metin okutmanın püf noktaları “mektuplar” ekseninde çalıştığımız bu ayki kapak konumuzda bulunabilir. Özellikle cephede, savaşın en sıcak anlarında kaleme alınan, heyecanlı, duygulu mektuplar… Bu mektuplar düşmana bile kendini okutturabiliyorsa, yazar adaylarının bundan alacağı dersler var demektir.

Yazar, fitne döneminde okumak için değil de bir yerlere kulp takmak için çalışmalarını okuyacaklardan dolayı da endişelenebilir. Bu tür hileli okurlar için yazarın duracağı yeri sorgulaması, doğru zamanda, doğru yerde  olmaya çalışması tavsiye edilebilir.

18; Mart vesilesi ile Çanakkale’yi konuştuğumuz şu günlerde Cesaret Tepe’de geçen bir hadise doğru zamanda doğru yerde olmayı etkili bir dille anlatıyor bize. Kırşehirli Mehmed Çavuş, 60; askeriyle savaşın en şiddetli yerinde hâkim mevkideki tepeyi tutar. Ancak ana birlikle irtibat koptuğundan bir hafta boyunca orada mahsur kalırlar. Düşman hiç ummadıkları anda karşılarına çıkan bu gruba karşı hırsla saldırır. Fakat neferlerden birini bile yerinden edemez. İşte o sıcak anlarda yaşanan hadiselerden bir detay:

“Mahsur bulunduğumuz sırada, susuzluk bizi pek ziyade daralttığından tepenin eteğindeki, Korku Derede bir çamur kaynağını teşkil eden yeri kazarak içebilecek ve dudaklarımızı ıslatacak kadar su çıkarmaya teşebbüs ettik. Düşman bize bunu da çok gördü. Hemen bataryalarıyla üzerimize ateş açtı. Allah’ın kudretine bakın ki, ilk attığı mermi bizim kazmaya uğraştığımız su kaynağına saplandı. Aradığımız su kaynamağa başladı. Hakka hamd ü sena ettik. Suyu şükür ile içtik. Kuvvetimiz yerine geldi. Allah’ın bize muîn olduğu hakkındaki imanımız kat kat kuvvetlendi. Cesaretimiz bir o kadar daha arttı.”

Doğru zamanda doğru yerde etkili metinler yazmak dileği ile…